Abese Suresi: Dikkat Çekici Uyarı <sup>[1]</sup>

Abese Suresi: Dikkat Çekici Uyarı [1]

Abese Suresi, Kur’an’ın 80. suresidir ve toplam 42 ayetten oluşmaktadır. İnanışa göre tamamıyla Mekke’de indirilmiştir ve ismini birinci ayetinde geçen “yüzünü ekşitti” anlamına gelen “abese” kelimesinden almaktadır. Nazi’at Suresi’nden önce ve Tekvir Suresi’nden sonra gelmektedir.

Bismillahirrahmanirrahim. Yanına görmeyen biri geldi diye yüzünü ekşitti ve sırtını döndü. Ne bilirsin, belki de alacağı öğütle arınacaktı. Yahut nasihati dinleyip ondan yararlanacaktı? Ama irşada ihtiyaç duymayana ise, ona dönüp itibar ediyorsun. Halbuki kendisi arınmak istemiyorsa onun arınmamasından sana ne! Fakat Allah’a saygı duyarak sana şevkle koşa koşa gelenle sen ilgilenmiyorsun. Hayır! Öyle yapma! Çünkü o ayetler öğüttür, uyarıdır. Artık isteyen ders alır. O ayetler şerefli, yüce ve tertemiz sahifelerde, iyilik timsali çok değerli kâtiplerin elleriyle yazılıdır. Kahrolası kâfir insan, ne nankördür o! Yaratan onu hangi şeyden yarattı? Bir meni damlasından yarattı. Yarattı ve güzel bir biçim verdi. Sonra da hayat yolunu kolaylaştırdı. En sonunda da onu öldürür ve kabre koyar. Daha sonra da, istediği zaman onu diriltir. Hayır! İnsan, Allah’ın buyruğunu lâyıkıyla yerine getirmedi. Hele, insan, yiyeceklerinin kaynağına bir baksın: Biz yağmuru gökten şırıl şırıl döktük. Sonra nebat bitsin diye, toprağı iyice sürdük, Orada hububatlar, taneler, üzümler ve yoncalar, zeytinler ve hurmalar, ağaçları gür ve sık bahçeler, meyveler ve çayırlar bitirdik. Bütün bunları sizin ve davarlarınızın faydalanması için yaptık. Ama vakti gelip de o kulakları patlatan dehşetli gün geldiği zaman, İşte o gün kişi kardeşinden, annesinden ve babasından, eşinden ve evlatlarından bile kaçar. O gün onlardan her birinin başından aşkın derdi ve tasası vardır. Yüzler vardır o gün pırıl pırıldır. Güleçtir, sevinç doludur. Yüzler de vardır toza toprağa bulanmış, Üstünü karanlık kaplamıştır. İşte bunlar kâfir, günaha dadanan, haktan sapan kimselerdir!

İslâm kaynaklarına göre, İslâm Peygamberi, Mekke’nin ileri gelenlerine dinî davette bulunduğu hassas bir zamanda, Mekke’nin fakir halkından ve âmâ olan Abdullah bin Mektum yanına gelerek kendisine Kur’an’dan bir şeyler anlatmasını istemiş. Peygamber bu durumdan rahatsız olmuş ve Abdullah bin Mektum’a yüzünü ekşiterek sırtını dönmüştür. Bu davranışı Allah tarafından hoş karşılanmamış ve Abese Suresi’nde bu konuda uyarılmıştır. Hadislerde Peygamber’in bu durumu nasıl karşıladığı detaylı olarak anlatılmaktadır.

Comments

No comments yet. Why don’t you start the discussion?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir