Kur’an’ın ikinci suresi olan ‘Bakara Suresi’, 286 ayetten oluşmaktadır. Surenin adı, Arapça’da ”sığır / inek” anlamına gelen ”bakara” kelimesinden gelmektedir. Bakara Suresi, Medine döneminde, hicretin 1. ve 2. yıllarında inmiştir. Surenin 281. ayeti ise Mekke’de, Veda Haccı sırasında indiği inancıyla bilinmektedir.
Medine döneminde, hicretten hemen sonra vahyedilmeye başlanan Bakara Suresi, yaklaşık on yıllık bir süreçte tamamlanmıştır. İslam hukukunun ana konularını içeren en uzun sure olan Bakara Suresi, Kur’an’ın 1/12’sini oluşturmaktadır. Ayrıca Kur’an’ın ayrıntılı bir özeti niteliğindedir.
Bakara Suresi, sayfa ve ayet sayısı bakımından en uzun sure olmanın yanı sıra çeşitli konuları içermesiyle de dikkat çekmektedir. Surede tevhit, müminler, inkarcılar, İblis’in Âdem ile imtihanı, İsrailoğulları’nın tarihi, Peygamber Musa, Kâbe’nin inşası, kıblenin değişimi ve İslam hukuku ile ilgili pek çok konu ele alınmaktadır.
Bakara Suresi’nin ayetleri arasında Musa’nın kavmi tarafından Allah’ın emriyle kestirilen bir sığırın hikayesi de yer almaktadır. Bu olay, çeşitli mitolojilerde de yer alan Harut ve Marut kıssasına benzer unsurlar içermektedir.
Mısır topraklarının verimli olmasında Nil Nehri’nin hayati önemi, Bakara Suresi’nde de betimlenmektedir. İsrailoğulları’nın buzağıya tapması ve Musa’nın sığırı kestirmesi gibi olaylar, surede anlatılmaktadır.
Bakara Suresi’nin 255. ayeti olan Ayet-el Kürsi, Müslümanlar için büyük bir öneme sahiptir. Bu ayet, Allah’ın ilahiyetini, diriliğini, hükümranlığını ve diğer özelliklerini vurgulamaktadır. Ayet-el Kürsi’nin içeriği, Allah’ın kürsüsünün gökleri ve yeri kuşattığını, her şeyin O’na ait olduğunu belirtmektedir.