İstanbul’da bulunan fabrikasında 19 Aralık 1966 tarihinde seri üretime başlayan Anadol, 28 Şubat 1967 tarihinde ilk kez satışa sunuldu. 1984 yılında üretimi sonlandırılan Anadol, toplamda 93.188 adet üretildi; bunların 62.923’ü otomobil, 30.265’i ise pick-up modeliydi.
Türk markası Anadol, üretim döneminde ve sonrasında büyük ilgi gördü. İzmir’deki Anadol tutkunları, bu mirası yaşatmak amacıyla bir dernek kurarak aracın sevgisini nesilden nesile aktarıyor ve trafikte tekrar yer alması için çalışmalar yapıyor.
33 yaşındaki Mert Gökyer, 2012 yılında kurulan İzmir Anadol Kulübü’nün 2023’te dernekleştiğini ve şu anda 25 üyesi olduğunu belirtti. Gökyer, Anadol’a olan tutkusunun çocukluk hayali olduğunu ve her yaştan insanı bu aracın büyüsüne dahil etmek istediğini söyledi. Gökyer, Anadol’a olan sevgisini şu sözlerle dile getirdi: “Bu araçlara olan tutkum hastalık derecesinde. Üzerimde restore edilmek için bekleyen 18, restore ettiğimiz ve annemle babamın kullandığı 3 araçla birlikte toplam 21 Anadol’um var.”
Anadol’larıyla büyük keyif aldığını belirten Gökyer, Anadol’un evlerinde üçüncü çocukları olduğunu, eşiyle Anadol’dan başka araç kullanmayı tercih ettiklerini söyledi. Gökyer, Anadol’un her yerinde bir yıllanmışlık olduğunu ve bunu seven bir karaktere sahip olduğunu ifade etti.
53 yaşındaki dernek üyesi Fatih Burs, Anadol’un tasarımının ve teknolojisinin Türk otomotiv endüstrisinde önemli bir yere sahip olduğunu belirtti. Burs, babasıyla birlikte kendi yaşına yakın bir Anadol aldıklarını ve neredeyse sıfırdan restore ettiklerini paylaştı. Burs, babasının arabayla son bir kez yolculuk yapabildiği için büyük mutluluk duyduğunu söyledi.
41 yaşındaki mobilyacı Gürhan Ar ve 43 yaşındaki kardeşi Musa Ar, Anadol’da otomobil kullanmayı öğrendiklerini ve araca karşı büyük bir sevgi beslediklerini belirtti. Musa Ar, Anadol’a olan sevgilerini şu sözlerle aktardı: “Restorasyon için şehir içinden ve yurt dışından yedek parçalar getirdik. Müzelik değere sahip, zor bulunan orijinal parçalarını toplamaya başladık. Bir süre sonra Anadol için bir garaj kurma fikri doğdu ve burası, Anadol severlerin bir araya geldiği bir yer haline geldi.”
Anadol, sadece bir araç olmanın ötesinde Türk otomotiv tarihinde kültürel ve anısal bir öneme sahip olarak yıllar geçtikçe daha da değer kazanmaktadır.


