Avrupa’da yaşamak için en temel gereksinimlerden biri, gidilen ülkenin dilini öğrenmektir. Bu süreç bazı Avrupa ülkelerinde daha kolay olabilirken, diğerlerinde ise zorluklarla karşılaşabilirsiniz. Özellikle kendi dilini bilmeyenlere daimi oturum ve vatandaşlık verilmeyen ülkeler bulunmaktadır.
InterNations’in yaptığı bir araştırmaya göre, yurt dışında yaşamaya başlamanın en büyük korkusu dil engelidir. Gidilen ülkenin dilini öğrenmek uzun bir süreç olabilir ve bu süreç, harcanan süreye ve öğrenilen dile göre değişiklik gösterebilir.
Özellikle dil zorlukları yaşamak istemeyenler için İngilizce’nin yaygın olduğu ülkeler tercih sebebi olabilir. Avrupa’ya taşınmak isteyenler için dil engeli endişesi taşıyanlar, İngilizce’nin en yaygın olduğu ülkelere yönelebilir veya dil yeterliliğine önem veren ülkeleri tercih etmeyebilir.
Avrupa Komisyonu’nun araştırmasına göre, Avrupa Birliği vatandaşlarının %56’sı en az bir yabancı dil konuşabiliyor. Education First tarafından yayınlanan İngilizce Yeterlilik Endeksi’ne göre, Avrupa’da en iyi İngilizce konuşan ülkeler sıralanmıştır.
Birçok Avrupa ülkesinde oturum izni ve vatandaşlık almak için dil belgesi gerekliliği bulunmaktadır. Örneğin Almanya, kalıcı oturum ve vatandaşlık için Almanca öğrenmeyi şart koşmaktadır. Benzer şekilde Norveç ve İsviçre gibi ülkeler de belirli dil yeterliliklerini aramaktadır.
İspanya, Portekiz, Fransa ve İtalya gibi ülkeler ise dil zorunluluğunu sadece vatandaşlık başvurularında talep etmektedir. Bu nedenle, Avrupa’da yaşamak isteyenlerin dil becerilerini geliştirmeleri ve gereksinimleri önceden araştırmaları önemlidir.