Gezi Parkı olaylarında hayatını kaybeden Ali İsmail Korkmaz’ın ölümüyle ilgili haberiyle ödül alan gazeteci İsmail Saymaz, savcılık sorgusunda bu dönemde gerçekleştirdiği görüşmelerin gazetecilik faaliyeti olduğunu vurguladı.
Gezi Parkı soruşturması kapsamında gözaltına alınan gazeteci İsmail Saymaz’a ev hapsi cezası verildi. Saymaz, 15 Mart’ta ailesi ve arkadaşlarıyla bir tatil planı yaparken yurt dışına çıkış yasağı ve pasaportuna el konulduğu bilgisini aldı. Avukatları itiraz için adliyeye gittiğinde, pasaportuna el konulan dosya hakkında gizlilik kararı alındığı açıklandı.
19 Mart günü, Saymaz sabah saatlerinde evine yapılan baskınla gözaltına alındı. Aynı gün İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da benzer bir şekilde gözaltına alınmıştı. Saymaz, 2013’teki Gezi Parkı olaylarıyla bağlantılı olarak ‘Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım etmek’ suçlamasıyla karşı karşıya kaldı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan açıklamada, Saymaz’ın Osman Kavala’nın web sitesinin hazırlanmasında ve eylemleri basın yoluyla yaygınlaştırma amacıyla kurmayı planladığı televizyon kanalının kurulması için rol alan kişilerle yaptığı görüşmelerin bulunduğu iddia edildi. Gezi Parkı olaylarında hayatını kaybeden Ali İsmail Korkmaz’ın ölümüyle ilgili haberiyle ödül alan Saymaz, bu dönemdeki görüşmelerin gazeteci kimliğiyle gerçekleştirildiğini belirtti.
Saymaz, Osman Kavala dışında hiçbir görüşmesinin olmadığını, Can Atalay’ı toplumsal gelişmelerle ilgili davaların avukatı olarak tanıdığını ve görüşme yoğunluğunun bu sebepten kaynaklandığını ifade etti. Ayrıca, gazeteci Çiğdem Mater’i sosyal çevreden ve meslektaşı olduğu eşi ve annesi aracılığıyla tanıdığını, Mücella Yapıcı’yı ise haber kaynağı olarak aradığını ve görüştüğünü açıkladı.
Daha sonra Saymaz, 21 Mart’ta savcılık sorgusunun ardından ev hapsi talebiyle mahkemeye sevk edildi. 10’uncu Sulh Ceza Hakimliği aynı gün Saymaz hakkında ev hapsi kararı verdi.
Son dönemde Türkiye’de gazeteci gözaltıları ve tutuklamalarının arttığı gözlemleniyor. Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), 17 Mart itibariyle Türkiye’de 19 gazetecinin tutuklu olduğunu rapor etti. En son Halk TV Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş bir ayı aşkın bir süre tutuklu kaldı. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, soruşturmaların gazetecilik faaliyeti nedeniyle olmadığını belirtse de uluslararası basın örgütlerinin uyarıları devam ediyor.