Cumhurbaşkanlığı himayelerinde düzenlenen 9. Ulusal Antarktika Bilim Seferi devam ediyor. Bu sefer, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve TÜBİTAK MAM Kutup Araştırmaları Enstitüsü koordinasyonunda gerçekleştiriliyor.
Antarktika, dünyanın en izole ve korunmuş bölgelerinden biri olarak bilinse de son yıllarda insan faaliyetlerinin etkisinin bu kıtada da hissedilmeye başlandığı gözleniyor. Özellikle denizcilik ve turizm faaliyetleri, bölgeye gelen plastik atıkların ve diğer kirleticilerin önemli bir kaynağını oluşturuyor.
Plastik parçacıklar deniz yaşamını tehdit ederken, bu kirlilik aynı zamanda bölgedeki ekosistemi bozan bir faktör haline gelebiliyor. İnsan kaynaklı kirleticiler, okyanus akıntılarıyla Antarktika’ya kadar ulaşarak bu bölgedeki besin zincirine sızarken, yerel türler üzerinde olumsuz etkiler yaratıyor.
Araştırmacılar, Antarktika’daki kuş gribi vakalarını yakından takip ediyor. Son yıllarda Avrupa ve Kuzey Amerika’da görülen kuş gribi vakalarının Antarktika’ya kadar ulaştığı belirlenmişti. Önceki araştırmalar, kuş gribinin bölgedeki penguen kolonilerini tehdit ettiğini ve biyolojik çeşitliliği etkileyebileceğini ortaya koymuştu.
Dünya Sağlık Örgütü ve Dünya Hayvan Sağlığı Örgütü, bölgedeki kuş gribi vakalarının insan sağlığına potansiyel etkilerini göz önünde bulundurarak, uzmanları ve yerel araştırma merkezlerini tedbir almaya çağırıyor.
9. Ulusal Antarktika Bilim Seferi’ne katılan Türk bilim heyeti, bölgede artan kuş gribi vakalarını inceleyerek canlılar ve canlı yaşamında yer alan insan kaynaklı kirleticilerin etkilerini araştırıyor. Ekip, sahada maske, eldiven, gözlük ve koruyucu elbise kullanarak çalışmalarını sürdürüyor.
Dr. Atilla Yılmaz, seferde yapılan deniz çöpü gözlemleri hakkında bilgi vererek, kıtanın geleceği için endişelerini dile getirdi. Deniz çöplerinin, kuşlar ve deniz memelileri gibi canlılar için ciddi bir tehdit oluşturduğunu belirtti.
Kuş gözlemcisi Simon Gorta, kuş gribi vakalarının kuşlar ve deniz memelileri üzerindeki etkilerine dikkat çekerek, bu hastalığın popülasyonları olumsuz yönde etkileyebileceğini vurguladı. Gorta, bölgedeki kirliliğin kaynağını tespit etmenin ve önlemler almanın önemine değindi.
Dr. Buse Tuğba Zaman, kirliliğin penguen ve fokların toplu ölümlerine yol açabileceğini belirterek, bu konuda yapılan araştırmaların önemine değindi. Zaman, bölgedeki kuş gribi vakalarının tespiti için hayvan dışkılarını incelediklerini ve gerekli önlemleri aldıklarını ifade etti.
Dr. Hazal Doğaner, sefer sırasında sağlık muayeneleri yaparak acil durumlara müdahale etmek amacıyla katıldığını belirtti. Katılımcılara N95 maske, eldiven, koruyucu elbise ve gözlük kullanımını zorunlu kıldıklarını vurgulayan Doğaner, bölgedeki canlıların sağlığını gözetmek için sürekli bilgilendirme yaptıklarını aktardı.
